Page 110 - st-elektrik-enerji-2017-kasim
P. 110
ENERJİ GÜVENLİĞİ I TEKNİK MAKALE
Elektrik Arzı Güvenliği ve SEVESO-II
Hazırlayan: EMaC Mühendislik Ticaret Ltd. Şti. Elk. Müh. Satış Yönetici Ş. Tolga Kayserilioğlu Elk. Müh.- Elektronik Müh.- Teknik Yönetici Suat Ocakçı
lanması amacıyla Ağustos 2010 tarih ve 27676
sayılı Resmi Gazete’de yayınlamıştır. Ayrıca “SE-
VESO-II Yönetmeliği” olarak da bilinen bu yönet-
melik, 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği kanunun
29. maddesine de eklenmiş denetleme sorum-
luluğu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na
verilmiştir.
Elektrik şebekelerinde “gerilim çökmesi” olarak
açıklanan terimin tanımını ve SEVESO-II ilişkisi-
ni irdeleyelim. Gerilim çökmesi, IEEE 1159-1995
standardında belirlendiği üzere güç frekansının (f
- Hz) 0.5 periyot ile 1 dakika arasında bir süre-
de, gerilimin efektif değerindeki düşüş olarak ta-
nımlanır ve gerilimin kalan kısmı şeklinde ölçülür.
Yasal mevzuatlar gereği (SEVESO-II, 6331 sayılı
iş sağlığı ve güvenliği kanunu), ulusal şebekede-
Şevket Tolga Kayserilioğlu Suat Ocakçı
ki enerji arzı sorunlarından etkilenmek istemeyen
üretim tesisleri işletme proseslerinin etkilenme-
ndüstriyel tesislerde enerji arzının kalitesi, süreklili- mesi ve oluşabilecek insan-çevre sağlığı etkilerini ortadan
ği ve verimliliği; iş gücü, proses devamlılığı, insan kaldırmak için çözüm üretmek, çoğu zaman bu çözüm için
- çevre sağlığına etkileri ve ekonomik maliyetler de kendi enerji üretim kaynaklarını kurmak durumundadırlar.
açısından büyük öneme sahiptir. Artan iş güvenliği Fakat, kaliteli enerji arzının ve sürekliliğinin devamı için bu ya-
Ebilinci, yasal mevzuatlar, günümüzün global reka- tırım kendi başına yeterli değildir. Bu özelde işletmeler, mü-
bet koşulları ve enerji yönetimine yönelik bilincinin artmasına hendislik ve bilgisayar destekli tasarım ile belirlenen ilave ko-
paralel olarak, şirketlerin enerji yatırımları için ayırdığı bütçeler ruma fonksiyonlarına, analizlere, koordinasyon çalışmalarına
her geçen gün artmaktadır. Enerji arzının sürekliliği ve kalitesi ve bu çalışmaları baz alan “Enerji Yönetimi Sistemi”ne ihtiyaç
ülkelerin ekonomik güçlerine doğrudan etki etmekte, yönetim duymaktadırlar. Üretim tesisleri, ulusal şebeke kaynaklı enerji
planları, yatırım ve teşvik stratejileri bu eksende belirlenmek- arzına ilişkin problemlerde, bu etkinin tesiste doğurabileceği
tedir. Ulusal şebekeye yani enterkonnekte sisteme bağlı olan problemleri önleyebilmek için, arızayı çok hızlı algılayarak (di-
tesisler, enerji arzının sürekliliğine dayalı üretim faaliyetlerini jital koruma röleleri üzerinden df/dt - dV/dt - Ters güç vb ko-
yürüttüğünden; olası eneji çökmelerinden veya şebeke arzının ruma fonksiyonları üzerinden) şebekeden ayrılmak ve ada ko-
kalitesindeki bozulmalardan doğrudan etkilenmektedir. Şebe- numuna geçmek durumundadırlar. Arıza oluşma anında dahili
kede oluşan kalite problemlerinin, frekans veya gerilim darbe- kanakların ve tüketim noktalarının etkilenmemesi ancak koru-
lerinin ve 2014 yılında Türkiye genelinde meydana geldiği gibi ma koordinasyonu çalışmaları, tesisin dijital ortamda model-
ulusal elektrik şebekesinin çökmelerinin, endüstriyel tesislere lenmesi, simulasyonu, kaynak ve tüketim noktalarındaki enerji
çok ciddi maliyeti olmaktadır. Peki, bu derece önemli olan bu parametrelerinin analizleri gibi bir dizi mühendislik çalışması
konuda sanayi ve endüstri tesislerinin, kendi enerji arzlarının ile tesis edilecek PMS (Power Management System - Enerji
sürekliliğini sağlayabilmeleri ve mevzuata uyum için ne yap- Yönetimi Sistemi) kurulumu ile mümkündür. Terim olarak “Arı-
maları gerekiyor? za Ayırma-(Decoupling)” sistemleri, şebekedeki olası arızalar-
Öncelikle konu hakkında yasal mevzuatları gözden geçire- da dahili kaynakların üretime devam etmeleri ve proses kritik
lim. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı SEVESO-II Direktifi olarak ekipmanların optimal seviyede bu arızadan etkilenmemesi
da bilinen 1811 sayılı yönetmeliği, sanayi ve endüstriyel fa- için tesis edilecek olan koruma sistemini ifade eder.
aliyetlerden kaynaklanan büyük endüstriyel kazaların önlen- Arıza ayırma sistemleri sayesinde, şebeke arızalarından tesis-
mesi, kazalara karşı hazırlıklı olma ve kazanın gerçekleşmesi ler kendilerini izole etmeyi başardıklarında, ikincil bir etken;
durumunda müdahale ile 96/82/EC sayılı Tehlikeli maddeleri “Üretim-Tüketim Dengesizliği” ortaya çıkmaktadır. Ada modu-
içeren Büyük Kaza Risklerinin Kontrolüne İlişkin Avrupa Bir- na geçildiğinde, dahili kaynakların tüketimleri besleyememesi
liği Konsey Direktifi’nin ülkemiz mevzuatına uyumunun sağ- durumunda enerji arzının kararlılığı bozulacak, frekans ve geri-
108 ST ELEKTRİK-ENERJİ I KASIM 2017