Page 16 - st-robot-yatirimlari-2021-mart
P. 16

Otonom Mekatronik

        Sistemlerin Gücü





        [email protected]                                                    Doç. Dr. Savaş Dilibal



           nsan, aklını kullanarak düşünmeye, merak etmeye devam ettikçe ve sorguladıkça
           hayal ettiği birçok düşüncesini somut gerçeğe dönüştürebiliyor. Yeter ki ihtiyaçlarına
           göre fikirlerini olgunlaştırarak bilimsel çalışmalarla geliştirmeyi becerebilsin. Bilim
           tarihinde her bilimsel gelişme bir sonraki aşamadaki daha ileri bilimsel ve teknolojik
       İ gelişmelere öncülük ediyor. Buhar gücünden elektrik enerjisinin gücüne, elektronik
        sistemlerin kontrol gücünden dijitalleşmenin veri analiz gücüne kadar birçok gelişme bilimin
        ışığında hep süregeldi. Her gelişme yeni, daha ileri teknolojileri de beraberinde getirdi.
        Buharın pistonu ileri-geri itme mekanizması ile tekerleğin dönmesinin sağlandığı 18’nci
        yüzyıldan elektrik enerjisinin mekanik enerjiye dönüştürüldüğü 19’ncu yüzyıla, silisyum ve
        germanyum tabanlı transistörlerle elektronik sistemlerin kontrolünü sağladığımız 20’nci
        yüzyıldan dijital dönüşümün hızlandığı 21’nci yüzyıl başlarına kadar enerji dönüşümü ve
        hareket, bilimin en gözde alanlarından biri oldu. İnsanlık, bu teknolojik gelişmeler sayesinde
        çok daha uzak gezegenlerin keşfi konusunda dev adımlar atabilmiştir.

        Son  yazımda, NASA’nın  Mars yüzeyinde robotlar  vasıtasıyla eklemeli  imalat ile  3B
        yapılar  kurması  ile  ilgili  hazırlıklarından  kısaca  bahsetmiştim.  Bu  gelişmeler,  otonom
        robotik sistemlerin uzayda barınma başta olmak üzere birçok ihtiyacımızda bize her
        zamankinden çok daha fazla yardımcı olacağını gösteriyor. BAE, Çin ve ABD’nin Mars’a
        başarıyla otonom robotik sistemler göndermesi ile, bu sistemler dünyamızdan çok uzak
        mesafelerde yapay zeka algoritmalarıyla kendi kendine çalışabileceğini kanıtlama olanağı
        bulmuştur. Mars görevlerinde otonom robotik sistemler konusunda insanlığı zorlayan
        nedenlerden biri, dünyamız ile Mars arasındaki yörüngesel mesafenin en az 190 milyon
        km olmasından kaynaklanan 11 dakikanın üzerinde gecikmeyle sinyallerin iletimidir. Son
        otonom görevlerin başarıyla gerçekleştirilebilmesi, gerçekten çok yakın gelecekte Mars’ın
        keşfi konusunda peş peşe önemli buluşların yaşanacağını bize gösteriyor. Bakalım insanlık
        merak ettiği yaşamın izlerini Mars’ta bulabilecek mi?

        Otonom mekatronik sistemlerin gücünü sadece Mars görevlerinin başarılı sonuçlarında
        görmeyeceğimiz çok açıktır. Otonom sistemler aynı zamanda gelecekteki mürettebatlı uzay
        görevleri için de sağlam bir zemin hazırlamaktadır. Ayrıca, ileri yapay zeka teknolojilerinin
        büyük veri analitiği ile bileşimi gelecekte otonom sistemlerin gücünü endüstrinin her
        alanında çok daha fazla görmemizi sağlayacaktır. Yakın gelecekte, farklı endüstriyel
        alanlarda çok daha gelişmiş otonom mekatronik sistemlerle aynı ortamı paylaşacağımız
        artık bir hayal değildir. Yapılması gereken bilim ve akıl ile bilimsel çalışmalara gereken
        önem ve değeri vererek, bu teknolojileri üretebilen ülkeler arasında yer alabilmektir.

        Önümüzdeki aylarda dijital çağın yeni normalinde, robotik sistemlerin yapısını değiştirecek
        yenilikçi gelişmeleri sizlerle paylaşmak üzere, hepinize inovatif robotik çözümlerle dolu
        sağlıklı bir ay diliyorum.





        14                                                                                ST Robot Yatırımları Mart 2021
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21